Türkiye Türkçesi, Ural-Altay Dilleri içerisinde Türk dil ailesinin Oğuz Grubu'na mensup lehçedir. Anadolu, Kıbrıs, Balkanlar ve Orta Avrupa'da geniş yayılım alanı bulmuş olup, Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Makedonya ve Kosova'nın resmî dilidir.
//
Sınıflandırma
Ana madde: Türk dilleri ailesi ve Altay Dilleri
Türkçe; Gagavuzca, Horasan Türkçesi ve Osmanlı Türkçesi ve birkaç lehçe ile birlikte olarak Altay dil ailesi'ne bağlı Türk dilleri ailesi'nin Oğuz Grubunda yer almaktadır.
Resmî durumu [değiştir]
Türkçe Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin resmî dilidir. Türkiye'de Türk Dil Kurumu, Atatürk tarafından 1932 yılında Türk Dili Tetkik Cemiyeti olarak bağımsız bir organ olarak kurulmuştur. Türk Dil Kurumu dilin sadeleşmesi, yabancı kökenli sözcüklerin değiştirilmesi (özellikle Arapça ve Farsça) için çalışmıştır. 1978 Dil yasasına göre Türkçe Kosova'da resmî dildi. Şu anda sadece Kosova'nın Türk çoğunluğunun yaşadığı bir kent olan Prizren'de resmî dildir. Diğer bölgelerdeki resmiyeti ortadan kaldırılmıştır.
Kullanımı
1960'larda iş gücüne ihtiyaç duyan Avrupa kapılarını büyük ölçüde Türklere açmış ve Türkiye'den Avrupa'ya yoğun bir göç yaşanmıştır. I. Dünya Savaşı sonrasında Balkanlar'da yaşamaya devam eden Türkler ile birlikte bu insanların sayısı günümüzde neredeyse 6 milyona ulaşmıştır ve büyük bir çoğunluğunun ana dili Türkçedir. Amerika ve Avustralya'da ise yaklaşık 200 bin kişi Türkçe konuşmaktadır. Böylece Türkçe (Türkiye Türkçesi), Türkiye ve KKTC dahil tüm dünyada ana dil olarak yaklaşık 71 milyon kişi tarafından konuşulurken, bu sayı Türkiye Türkçesini ikinci dil olarak konuşanlarla birlikte tahminen yaklaşık 80 milyonu bulmaktadır.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü, 1980'li yıllarda yaptığı araştırma sonucu tüm Türk lehçelerini 200 milyon kişinin konuştuğunu ortaya çıkardı. Ancak buna Türk lehçelerini ikinci ya da üçüncü dil olarak konuşanlar da dahildi. Aradan geçen çeyrek asırda Türkçe konuşan nüfus önemli oranda arttı. Günümüzde yaklaşık 210 milyon kişinin Türkçeyi ve diğer tarihi lehçelerini ana dili olarak konuştuğu üzerinde durulmaktadır. Buna Türkiye Türkçesini de içeren Türk lehçelerini ikinci veya üçüncü dil olarak konuşanlar da dahil edilecek olsa, bu sayı gözle görülür derecede artacaktır. Bu nedenle Türkiye Türkçesinin en çok konuşan kişi sayısına sahip olduğu Türk Dilleri Ailesi, tüm lehçeleri ile dünyanın en çok konuşulan dil ailelerinden birini oluşturmaktadır.Koçak
Tarihsel Gelişimi
Orta Asya'dan, Anadolu'ya
Altay Dağları civarından kaynaklanan dil, onu kullanan göçebe kavimlerin doğuda Japonya'ya, batıda ise Avrupa'ya doğru hareketiyle yayılmıştır. Afganistan ve Batı Çin civarında Moğolca; Rusya, Güney ve Güneydoğu Çin bölgesinde Tunguz; eski Rusya ülkelerinden batıda Türkiye'ye, güneyde ise İran'a yayılan bir alanda ise Türki diller olarak değişmiştir. Güneyde bulunan başlıca Türki diller Türkçe, Azeri Türkçesi ve Türkmen Türkçesidir. Oğuz boylarının kullandığı Gagavuz lehçeleri ve İran kaynaklı Horasan lehçesi, Türkiye lehçesi ile birlikte bugünkü Türkçenin bölümlerini oluşturmaktadır.
Divân-ı Lügati't-Türk, Türk kültürün ilk Türk dilini anlatan ve yazılan Sözlük eseri dir ve Kaşgârlı Mahmud tarafından 25 Ocak 1072'de yazılmaya başlanmış ve 10 Şubat 1074'te bitirilmiştir. Bu kitap içinde bu tümce bulunuyor. "Türk dilini öğrenmek çok gerekli bir iş olur". Türkçenin zengin gramer özelliklerini ilk ve en çarpıcı biçimde yansıtıyor.
Türkçenin kullanım alanını genişleten bir başka Karahanlı Devleti'nin mensubu, ikinci bir Türk ve Türkçe kültür abidesi olan Yusuf Has Hacib dir. Yusuf Has Hacib, Kutadgu Bilig adlı eseri ile Türk dil birliğinin diğer önemli yazılı temelini attı.(1069-1070 yılarında bu Türkçe eseri tamamlandı).
Ahmed Yesevi 12yy. Türk dilinde yazdığı "hikmet" adlı şiirleri biraraya getiren Türk tasavvuf edebiyatının bilinen en eski örneklerini içeren kitap ile Türkçenin kulanımını etkiledi.
13/14.yy. yaşamını süren Yunus Emre Türkçenin, özellikle Türkçe şiir dilinin temel ustası ve abidesi(anıtı) olmaktadır. Yunus Emre'nin edebiyat tarihi bakımından, önemli bir yanı da Anadolu'da, Türkçe şiir dilinin öncüsü olması ve tasavvuf sorunlarını yalın, kolay anlaşılır bir dille söyleyişi nedeniyledir. Şiirlerinin ölçüsü, Türkçenin ses yapısına uygun aruz olmakla birlikte söyleyişi akıcı, sürükleyici bir nitelik taşır. Tasavvufun en güç anlaşılır kavramlarını, Türkçenin ses yapısına uygun biçimde dile getirir, şiirinde duygu ve düşünce birliğinden oluşan bir derinlik görülür.
Hacı Bayram Veli 14/15.yy. Anadoluda yaşamını süren Türk mutasavvıf ve şair olarak, eserlerini Türkçe olarak yazmakta oldu ve Türkçe kulanımını Anadoluda önemli şekilde etkiledi.
Türkçe ait olduğu Altay Dil Ailesi'nin en çok kişi tarafından kullanılan dilidir. 5500-8500 yıllık bir geçmişi olduğu sanılmaktadır. Azeri, Türkmen, Tatar, Özbek, Başkurti, Nogay, Kırgız,Kazak, Yakuti, Çuvaş gibi bölümleri vardır.
Örnek olarak yazılı Türkçe üzerine kaynaklarda (M.Ö. 1766 yılık çin kronikinde) ilk kez tutanaklarda tanrı , Ordu , kılıç ve kut (mutluluk) sözcükleri bulunulmaktadır.
Moğolca, Mançu-Tungus, Korece ve Japonca ile yakın ilişkisi vardır. Bazı bilimadamları, ilişkinin ödünç alınmış sözcüklerden kaynaklandığını ve temelli olmadığını iddia etmiştir. Son zamanlarda yapılan karşılaştırmalı çalışmalar, bu tezin hatalı olduğunu, Türkçe ve Japonca'nın temel ilişkilerinin bulunduğunu kanıtlamıştır[1].
//
Sınıflandırma
Ana madde: Türk dilleri ailesi ve Altay Dilleri
Türkçe; Gagavuzca, Horasan Türkçesi ve Osmanlı Türkçesi ve birkaç lehçe ile birlikte olarak Altay dil ailesi'ne bağlı Türk dilleri ailesi'nin Oğuz Grubunda yer almaktadır.
Resmî durumu [değiştir]
Türkçe Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin resmî dilidir. Türkiye'de Türk Dil Kurumu, Atatürk tarafından 1932 yılında Türk Dili Tetkik Cemiyeti olarak bağımsız bir organ olarak kurulmuştur. Türk Dil Kurumu dilin sadeleşmesi, yabancı kökenli sözcüklerin değiştirilmesi (özellikle Arapça ve Farsça) için çalışmıştır. 1978 Dil yasasına göre Türkçe Kosova'da resmî dildi. Şu anda sadece Kosova'nın Türk çoğunluğunun yaşadığı bir kent olan Prizren'de resmî dildir. Diğer bölgelerdeki resmiyeti ortadan kaldırılmıştır.
Kullanımı
1960'larda iş gücüne ihtiyaç duyan Avrupa kapılarını büyük ölçüde Türklere açmış ve Türkiye'den Avrupa'ya yoğun bir göç yaşanmıştır. I. Dünya Savaşı sonrasında Balkanlar'da yaşamaya devam eden Türkler ile birlikte bu insanların sayısı günümüzde neredeyse 6 milyona ulaşmıştır ve büyük bir çoğunluğunun ana dili Türkçedir. Amerika ve Avustralya'da ise yaklaşık 200 bin kişi Türkçe konuşmaktadır. Böylece Türkçe (Türkiye Türkçesi), Türkiye ve KKTC dahil tüm dünyada ana dil olarak yaklaşık 71 milyon kişi tarafından konuşulurken, bu sayı Türkiye Türkçesini ikinci dil olarak konuşanlarla birlikte tahminen yaklaşık 80 milyonu bulmaktadır.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü, 1980'li yıllarda yaptığı araştırma sonucu tüm Türk lehçelerini 200 milyon kişinin konuştuğunu ortaya çıkardı. Ancak buna Türk lehçelerini ikinci ya da üçüncü dil olarak konuşanlar da dahildi. Aradan geçen çeyrek asırda Türkçe konuşan nüfus önemli oranda arttı. Günümüzde yaklaşık 210 milyon kişinin Türkçeyi ve diğer tarihi lehçelerini ana dili olarak konuştuğu üzerinde durulmaktadır. Buna Türkiye Türkçesini de içeren Türk lehçelerini ikinci veya üçüncü dil olarak konuşanlar da dahil edilecek olsa, bu sayı gözle görülür derecede artacaktır. Bu nedenle Türkiye Türkçesinin en çok konuşan kişi sayısına sahip olduğu Türk Dilleri Ailesi, tüm lehçeleri ile dünyanın en çok konuşulan dil ailelerinden birini oluşturmaktadır.Koçak
Tarihsel Gelişimi
Orta Asya'dan, Anadolu'ya
Altay Dağları civarından kaynaklanan dil, onu kullanan göçebe kavimlerin doğuda Japonya'ya, batıda ise Avrupa'ya doğru hareketiyle yayılmıştır. Afganistan ve Batı Çin civarında Moğolca; Rusya, Güney ve Güneydoğu Çin bölgesinde Tunguz; eski Rusya ülkelerinden batıda Türkiye'ye, güneyde ise İran'a yayılan bir alanda ise Türki diller olarak değişmiştir. Güneyde bulunan başlıca Türki diller Türkçe, Azeri Türkçesi ve Türkmen Türkçesidir. Oğuz boylarının kullandığı Gagavuz lehçeleri ve İran kaynaklı Horasan lehçesi, Türkiye lehçesi ile birlikte bugünkü Türkçenin bölümlerini oluşturmaktadır.
Divân-ı Lügati't-Türk, Türk kültürün ilk Türk dilini anlatan ve yazılan Sözlük eseri dir ve Kaşgârlı Mahmud tarafından 25 Ocak 1072'de yazılmaya başlanmış ve 10 Şubat 1074'te bitirilmiştir. Bu kitap içinde bu tümce bulunuyor. "Türk dilini öğrenmek çok gerekli bir iş olur". Türkçenin zengin gramer özelliklerini ilk ve en çarpıcı biçimde yansıtıyor.
Türkçenin kullanım alanını genişleten bir başka Karahanlı Devleti'nin mensubu, ikinci bir Türk ve Türkçe kültür abidesi olan Yusuf Has Hacib dir. Yusuf Has Hacib, Kutadgu Bilig adlı eseri ile Türk dil birliğinin diğer önemli yazılı temelini attı.(1069-1070 yılarında bu Türkçe eseri tamamlandı).
Ahmed Yesevi 12yy. Türk dilinde yazdığı "hikmet" adlı şiirleri biraraya getiren Türk tasavvuf edebiyatının bilinen en eski örneklerini içeren kitap ile Türkçenin kulanımını etkiledi.
13/14.yy. yaşamını süren Yunus Emre Türkçenin, özellikle Türkçe şiir dilinin temel ustası ve abidesi(anıtı) olmaktadır. Yunus Emre'nin edebiyat tarihi bakımından, önemli bir yanı da Anadolu'da, Türkçe şiir dilinin öncüsü olması ve tasavvuf sorunlarını yalın, kolay anlaşılır bir dille söyleyişi nedeniyledir. Şiirlerinin ölçüsü, Türkçenin ses yapısına uygun aruz olmakla birlikte söyleyişi akıcı, sürükleyici bir nitelik taşır. Tasavvufun en güç anlaşılır kavramlarını, Türkçenin ses yapısına uygun biçimde dile getirir, şiirinde duygu ve düşünce birliğinden oluşan bir derinlik görülür.
Hacı Bayram Veli 14/15.yy. Anadoluda yaşamını süren Türk mutasavvıf ve şair olarak, eserlerini Türkçe olarak yazmakta oldu ve Türkçe kulanımını Anadoluda önemli şekilde etkiledi.
- Altay dil ailesi
- Türkçe dil kolu
- Güney dilleri
- Balkan Gagavuz Türkçesi (Türkiye ve Türklerin yaşadığı Avrupa ve Amerika kıtalarının bazı bölümleri)
- Gagavuz Türkçesi (Moldovya)
- Horasan Türkçesi (İran)
- Türkiye Türkçesi
- Azeri Türkçesi
- Kazak Türkçesi
- Türkmen Türkçesi
- Kırgız Türkçesi
- Özbek Türkçesi
- Tatar Türkçesi
- Uygur Türkçesi
Türkçe ait olduğu Altay Dil Ailesi'nin en çok kişi tarafından kullanılan dilidir. 5500-8500 yıllık bir geçmişi olduğu sanılmaktadır. Azeri, Türkmen, Tatar, Özbek, Başkurti, Nogay, Kırgız,Kazak, Yakuti, Çuvaş gibi bölümleri vardır.
Örnek olarak yazılı Türkçe üzerine kaynaklarda (M.Ö. 1766 yılık çin kronikinde) ilk kez tutanaklarda tanrı , Ordu , kılıç ve kut (mutluluk) sözcükleri bulunulmaktadır.
Moğolca, Mançu-Tungus, Korece ve Japonca ile yakın ilişkisi vardır. Bazı bilimadamları, ilişkinin ödünç alınmış sözcüklerden kaynaklandığını ve temelli olmadığını iddia etmiştir. Son zamanlarda yapılan karşılaştırmalı çalışmalar, bu tezin hatalı olduğunu, Türkçe ve Japonca'nın temel ilişkilerinin bulunduğunu kanıtlamıştır[1].