Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

Adolf Hitler

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1Adolf Hitler Empty Adolf Hitler Cuma Şub. 15, 2008 8:29 am

SpartaN

SpartaN
Co-Administrator
Co-Administrator

Adolf Hitler
Adolf Hitler 180px-Adolf_Hitler_cph_3a48970
Alman başbakanı, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi kurucusu ve lideri

Doğumu
20 Nisan 1889
Yukarı Avusturya / Braunau am Inn
Ölümü
30 Nisan 1945
Almanya / Berlin
Adolf Hitler (d. 20 Nisan 1889, Braunau am Inn, Yukarı Avusturya - ö. 30 Nisan 1945, Berlin, Almanya), 1933 itibari ile Almanya'nın başbakanı ve 1934'den ölümüne kadar Almanya'nın "Führer"(Lider) iydi. Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi(NSDAP)'nin kurucusu ve lideriydi.
Hitler, Almanya'da Birinci Dünya Savaşı sonrasında yaşanan krizden güç kazandı. Propaganda ve karizmatik bir dille, alt ve orta tabakanın ekonomik istemlerine ümit veriyordu; bunun yanında da belli bir seviyede nasyonalizm, anti-semitizm ve anti-komünizm
de sunuyordu. Ekonominin tekrar kurulması, yeniden silahlandırılmış bir
ordu ve totaliter ve faşist bir rejimle; Hitler saldırgan bir dış
politika izleyerek Alman "yaşam alanı"nı (Lebensraum) genişletmek amaçıyla Polonya'ya saldırdı. Hızlı saldırgan savaş taktikleri ile Avrupa'nın büyük bölümünü istila etti. ABD'nin 2. Dünya Savaşı'na
katılımı ve sovyet halkının ve ordusunun müthiş direnişi ,zaferleri
sonucu gerilemeye başlayan Alman ordusu, sonunçta sovyetlerin Berlin'e
girmesi ile 3. İmparatorluk tarihe karıştı. İntihar eden Hitler'in
yakılmış cesedi ise büyük bir ihtimalle Kızıl Ordu tarafından yok
edildi. Nazi'lerin ırkçılığı sonucu yaklaşık 11 milyon kişi savaşta
öldürüldü. Bunların arasında 6 milyon musevi vardı, ve Yahudi Soykırımı olarak tanındı.2.Dünya Savaşı boyunca toplam 62 milyon insan hayatını kaybetmiştir.
Savaşın son günlerinde Rusya'nın Kızıl Ordu'su tarafından istila edilen Berlin'de; Hitler, eşi Eva Braun
ile Berlin'deki yeraltı sığınağında intihar etti. Yakılan cesetleri
daha sonra ortadan kaybolmuşsa da, Kızıl Ordu tarafından yok
edildikleri tahmin edilmektedir.//


Çocukluğu ve İlk Gençlik Yılları

Adolf Hitler 100px-Baby-hitler

Bebeklik yılları




Adolf Hitler 100px-Alois_Hitler

Babası, Alois




Adolf Hitler 100px-KlaraHitler
Annesi, Klara





Adolf Hitler, 20 Nisan 1889 yılında Almanların yoğunlukta olduğu Yukarı Avusturya'nın Braunau'da doğdu. Avusturya vatandaşı idi. Bir gümrük memuru olan Alois Hitler (18371903) ve Klara Poelzl (1860-1907) 'ün beş çocuğundan üçüncüsüdür. İlk tahsilini doğduğu kasabada yaptı. Orta tahsiline Linz
şehrinde başladı. O sıralarda, ilerde memur olmasını isteyen babasıyla
zıtlaşıyor, ileride ressam olmak istediğini söylüyordu. Sevmediği
dersleri asıyor, hiç ilgilenmiyordu (ileride öğretmenlerini çok sert
biçimde eleştirmiş, sadece tarih öğretmenini çok sevdiğini ve ona çok
şey borçlu olduğunu belirtmiştir).
On üç yaşında tüberkülozdan babasını kaybetti. Daha sonra ağır bir
ciğer hastalığı geçirmiş,doktorun tavsiyesiyle bir yıl kadar okuldan
ayrı kalmış, sonrada maddi sorunlar nedeniyle okula geri dönememiştir.
Annesine bakma sorumluluğuyla inşaatta işçi olarak çalışmaya başladı.
Gençliğinde kazandığı küçük miktarda paranın önemli bir kısmını
kitaplara ayırıyordu. İçindeki anti-semitizim(yahudi düşmalığı) ise o
zamanlar başlamıştır. İlk başlarda bu fikre karşı çıksada yahudilerin
birbirlerini kültür, sanat, politika, iş hayatı gibi bütün alanlarda
kayırdıklarını düşünmeye başlayınca, Yahudileri sevmemeye başlamıştır.
Kendisi bu konuyu şöyle der: "Ne zaman bir tiyatro gösterisi, bir müzik
abartılsa yahudi yapımı bir şey olduğunu görüyordum. Bunu abartanlarda
yahudilerdi. Bir çok alanı ele geçirdikleri için tüm alanlarda
birbirlerini kayırıyorlardı. Güzel bir alman yapıtı 10 üzerinden 5
alamazken yahudi yapıtları 10 alıyordu. Bu yüzden bir anti-semitist
olmaya karar verdim."
Babasız ve parasız zor yaşam şartlarının üstüne bir de on dokuz
yaşına geldiği 1907 yılında annesini kaybetti. Annesiyle hep ayrı bir
bağ olduğundan söz eder ve o öldüğünde babasının ölümünden daha fazla
üzüldüğünü anlatır.

Ressam olma ümidiyle Viyana
Güzel Sanatlar Akademisi sınavına girdi ancak başarısız oldu. Bir süre,
yapıp sattığı resimlerden kazandığı parayla, sefalet içinde yaşadı. 1912'de Viyana'dan Münih'e geldi.
1914'de I. Dünya Savaşı çıkınca Hitler, Bavyera ordusuna gönüllü olarak girdi. Alman mağlubiyetinden sonra Hitler, arkadaşı mühendis Feder ve altı kişi tarafından kurulmuş olan Alman İşçi Partisi isimli gizli bir fırkaya katıldı ve kısa sürede bu fırkanın reisi oldu. Fırkanın adını NSDAP (Nationalsozialistische Deutsche Arbeiter Partei/ Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi) olarak değiştirdi ve nüfuzunu arttırdı. Taraftarlarına kısaca "Nazi"
ismi verildi (Bu parinin sosyalizmle hiçbir ilgisi yok,aksine nazi
partisinin asıl hedefi sosyalistler ve komünistlerdi.Sadece işçi
sınıfını kandırmak için bu adı almıştır.). Kendisine de, taraftarları,
rehber anlamına gelen "Führer" lakabını verdiler. Parti 25 maddelik bir program hazırladı. Bu programın ilk maddesi Almanya'yı Versay'ın
zilletinden kurtarmak idi. Alman vatandaşlığının yalnız Alman kanını
taşıyanlara hasredilmesi lazım geleceği programın temel
maddelerindendi. Aynı zamanda büyük sermayeyi devleştirmek de yine programın esaslarından birini teşkil eder. Völkischer Beobachter adlı gazeteyi yandaşları çıkarıyordu. Josef Goebbels bu gazetenin tamamen parti bülteni halini almasını sağladı. Gazetede partisinin fikirlerini açıklayan makaleler yayınladı.









En son tarafından Cuma Şub. 15, 2008 8:30 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi

2Adolf Hitler Empty Geri: Adolf Hitler Cuma Şub. 15, 2008 8:29 am

SpartaN

SpartaN
Co-Administrator
Co-Administrator

Siyasi Kariyeri

Adolf Hitler 200px-Former_British_Prime_Minister_David_Lloyd_George_and_Adolf_Hitler

Adolf Hitler ve İngiltere başbakanı Lloyd George





1924'de
Münih'ten hükümeti devirmek için teşebbüslerde (Birahane Darbesi)
bulundu fakat başarılı olamadı. Bunun üzerine 10 ay hapse mahkum edildi
ve bu zaman içinde "Mein Kampf" (Kavgam) isimli bir kitapta fikirlerini yazdı. Bu kitap, partinin bundan sonraki faaliyetlerine yön verdi. 1924 ve 1929 yılları arasında partisi başarısız oldu. Ancak Dünya Ekonomik Krizinden sonra daha fazla oy kazanabildi (1929). 1930 seçimlerinde yüzde 18 oy ile SPD'den sonra ikinci büyük parti oldu. Hitler'in oyları Katoliklerden daha fazla Protestanlardan, şehirlerden daha fazla kırsal bölge ve kasabalardan, işçilerden daha fazla orta ve üst kesimden geldi.
1932 yılında yapılan üçüncü genel seçim, 31 Temmuz tarihlidir. Seçim
sonuçlarından yine parlamentoda çoğunluğu sağlayabilen bir parti
çıkmamıştır. Toplam oyların yüzde 37’sini alan Nazi partisi,
parlamentoda çoğunluğu sağlayamamakla birlikte en çok sandalye sayısına
sahip partiydi.
1933 yılının Ocak ayında, Komünistlerin bir genel grevle tüm
ekonomiyi işlemez hale getirerek bir “devrimci durum” yaratacakları ya
da ülkede içsavaş çıkacağı konusundaki endişeler o derece derinleşmişti
ki, Cumhurbaşkanı Paul von Hindenburg Hitler’i, Katolik Merkez Parti’yle bir koalisyon kurarak istikrarlı bir hükümet kuracağı umuduyla başbakan atadı.
Ancak Katolik Merkez Parti’yle bir anlaşma sağlanamadı. Milliyetçi
Parti’nin de desteğini alan Hitler, ülkeyi yeniden bir genel seçime
götürdü.
Hükümette olmak dolayısıyla devletin tüm olanaklarını kullanan bir
seçim kampanyası yürütülmüştür. Öte yandan Hitler, hiçbir şekilde
ulusalcı bir sosyalist olmadığını, gerçekte ne olduğunu çok net bir
şekilde, gereken yerlere anlatabilmişti. Bu seçim kampanyası sırasında
endüstri ve finans-sigorta devlerinden büyük miktarda mali destek
sağladılar.
27 Şubat 1933 akşamı Reichstag’ta
bir yangın çıkmıştır. bu yangın nazi partisinin polis örgütü gestapo
tarafından yapılmıştır. Gestapo Marinus van der Lubbe adında birini
suçlu ilan etti.Bu olay komünistlerin üzerine atıldı.. Ertesi gün,
Hitler Hindenburg’a, anayasanın kişi hak ve özgürlükleriyle ilgili
maddelerini ortadan kaldıran bir kararname imzalattı. İzleyen günlerde
Nazi partisi ve Milliyetçiler dışındaki tüm partilerin yayınları ve
seçim çalışmaları durduruldu.
5 Mart
1933 günü yapılan seçimlerde Nazi partisinin oyları yüzde 44 düzeyine
çıkmıştır. Milliyetçi partilerin oyları düşmüş olmakla birlikte
parlamentoda çoğunluk sağlanabiliyordu.
Seçimlerin hemen ertesinde parlamentodan bir “yetki kanunu”
çıkartıldı. Bu kanun, Reichstag’ın tüm yetkilerini dört yıl süre ile
kabineye devrediyor, ve çalışmalarına bu süre için ara veriyordu.
Ancak böyle bir kanun için parlamentoda üçte iki çoğunluk kararı gerekmektedir. Bu çoğunluk kararının nasıl sağlandığı Nürnberg Mahkemeleri
tutanaklarına da geçmiştir. Oylamanın yapılacağı gün parlamento SA
tarafından kuşatılmış, bazı Sosyal Demokrat parlamenterler içeri
alınmamıştır. Zaten 81 komünist parlamenter de seçimlerden önce göz
altına alınmıştı.
23 Mart
1933 günkü parlamento oturumunda “Halkta ve Almanya’daki Sıkıntının
Kaldırılmasına Dair Kanun (Gesetz zur Behebung der Not von Volk und
Reicht) adındaki yetki tasarısı kabul edilmiştir.
Bu kararnameyle yürütme ve yasama erklerini eline almıştır. Hemen
ardından diğer partileri yasakladı. Büyük bir propaganda faaliyeti
yürüterek ve olağanüstü hitabet ve ikna kabiliyetini kullanarak bütün
Alman halkını Nazi bayrağı altında birleştirdi. Kendisini, Almanların
yanılmaz büyük lideri ilan etti ve halkı da buna inandırdı. Bundan
sonra Alman halkı ölümüne kadar Hitler'in peşinden gitti.Adolf Hitler 200px-Benito_Mussolini_and_Adolf_Hitler

Adolf Hitler ve Benito Mussolini Yugoslavya gezisinde





Halka, ülkeyi içinde bulunduğu durumdan kurtaracağına söz verdi ve
bu yolda çalışmalarına başladı. Almanya'da aşırı artış gösteren
işsizliği savaş hazırlığı için kullanarak, iş sahası oluşturdu. Ülke
genelinde büyük otobanlar inşa ettirdi.
Ülkedeki bütün aksaklıkların nedeni olarak Yahudileri ve çingeneler
gibi bazı azınlıkları gösteriyor, Alman ırkının üstün ırk olduğunu
söylüyordu. Bütün bir Alman halkını da bunlara inandırmayı başardı ve
tarihin en büyük soykırım faaliyetine girişti. Bütün Yahudileri toplama
kamplarında topladı. Çalışabilecek durumda olanlar ayrıldıktan sonra
diğerleri gaz odalarında öldürülüp, fırınlarda yakıldılar. (Bu
faaliyetler sadece Almanya'da değil, daha sonra işgal edilen bütün
ülkelerde de gerçekleştirildi. Bu şekilde tüm Avrupa'da yaklaşık olarak
5.5 milyon Yahudi ve yarım milyon çingene öldürüldü.) Alman ırkını
iyileştirmek adına, binlerce zihinsel engelli insan da hastanelerde,
verilen gizli emirlerle öldürülmüştür.
Savaş sonucunda Almanya'nın yenilgisini gören Adolf Hitler ümitsizliğin iyice artması üzerine 29 Nisan 1945'te Berlin'de karısı Eva Braun'la
birlikte aynı anda siyanür hapı içip, önce Eva Braun'u sonrada
kendisini bir silah vasıtasıyla vurarak intihar etti. Kendi isteğiyle
Führerbunker bahçesinde benzinle cesetleri yakılmıştır. Hitler'in bunu
istemesinin sebebinin Sovyet ordusu tarafından yakalanıp teşhir edilmek
istememesi olduğu iddia edilmektedir. Tüm bu 'resmi' hikayeye rağmen
Hitler'in sonuyla ilgili çeşitli iddialar 'komplo teorileri'
seviyesinde de olsa hala tartışılmaktadır.
Hitler ölmeden önce ikili vasiyetnamesini yazdırmıştır: Siyasi ve
Özel Vasiyetname. Hitler'in siyasi vasiyetnamesi bir hınç çığlığıdır.
Ona göre; Almanya bütün milletler için bir zehir gibi tehlikeli olan
Yahudileri ve Bolşevizm'i kovalamaktan asla vazgeçmemelidir.
Almanya'nın geleceğini tartışmasız bu olgu belirleyecektir. Hitler,
savaşa girmekte haklı olduğunu savunuyor ve yenilgiden korkak yalancı
generalleri sorumlu tutuyordu. Özel Vasiyetinde ise, tüm hayatı boyunca
topladığı sanat eserleriyle doğduğu şehir olan Linz'de bir müze
kurulmasını istedi. Tüm şahsi mallarını partiye eğer parti kalmamışsa
devlete bıraktığını söylüyordu.

İç politikadaki politika ve uygulamalar


Hitler, iktidara gelmesinin hemen ardından Alman ekonomisinin düzenlemesini hedef almıştır. Gerek I. Dünya Savaşı’ndan yenik çıkmasının, gerekse de 1930 yılındaki genel ekonomik buhranın sonucunda Alman ekonomisi ciddi sıkıntılar içindeydi. Yaşanan hiper enflasyon,
aşırı boyutlara varan işsizlik ve bunlara bağlı olarak sanayideki
kapasite düşüklüğü, Hitler’in izlediği ekonomi politikalarıyla kısa
sürede kontrol altına alınmıştır.
Hitler'in iktidara geldiği 1933 yılını izleyen yıllardaki Alman
ekonomisinde gözlenen gelişmeler, çoğu kez Hitler'in olağanüstü
başarısı olarak kabul edilir. Hitler'in iktidarın tüm kontrolünü ele
geçirmesinin hemen ardından tüm sendikalar kapatılmış, tüm çalışanlar
bir "işçi birliği" çatısı altında toplanmış, işçi aidatları, genel
bütçeye aktarılmıştır. Ücret artışları ve bunun sonucu olan grev
olasılığının kalktığı ekonomide, doğal olarak bir istihdam artışı
yaşanmıştır. İşgücü maliyetinin düşmesi ve "iş dünyasındaki barış ve
istikrar", işgücü talebini artırmıştır. Teknolojik ve askeri alanlarda
büyük yatırımlar yapmıştır.

Dış politika

Adolf Hitler Mussolini%26Hitler1

Hitler ve Benito Mussolini halkı selamlarken





Alman ekonomisinin canlandırılmasının ardından Hitler, izleyeceği
dış politikanın temelini oluşturan askeri stratejisini hayata geçirmeye
yönelmiştir. Bu stratejinin ilk adımında Alman kara, deniz ve hava
kuvvetlerinin, Versay anlaşmasıyla
getirilen sınırlamalardan kurtulmasını sağlamıştır. Bunun sonucunda
büyük tonajlı savaş gemileri ve denizaltı, zırhlı kara savaş araçları
üretimine geçilmiş, kara ordusunun mevcudu artırılmıştır.
Hitler'in ikinci stratejik hedefi, Almanca konuşan nüfusun yaşamakta olduğu bölgelerin, Alman topraklarına katılmasıdır. Bu stratejik evrenin adımları, 12 Mart 1938 de, Avusturya’nın ilhak edilmesiyle başlamıştır. Ardından ikinci adım olarak Çekoslovakya toprakları içindeki Sudet bölgesidir. Hitler’in baskısıyla 29 Eylül 1938 günü imzalanan Münih Anlaşmasıyla
Sudet bölgesi Almanya’ya veriliyor. Konferans, Alman, İtalyan, İngiliz
ve Fransız başbakanlarının katıldığı, Çekoslovakya’nın temsici
bulundurmadığı bir anlaşmadır. Anlaşmanın hayata geçirilmesi konusunda
Hitler, hiç zaman kaybetmemiştir. 1 Ekim 1938'de yine silah
kullanılmaksızın, uluslararası anlaşmalara dayanılarak, nüfusunun yüzde
elliden fazlasını Almanların oluşturduğu Sudet bölgesi Almanlarca işgal
edilecektir. 15 Mart 1939'da ise Çekoslovakya’nın kalanını da topraklarına ekleyeceklerdir.
Hitler'in stratejisinin üçüncü evresi, "Kavgam"'da açıklamış olduğu
üzere Doğu Avrupa topraklarının ilhak edilmesidir. Ancak bu, askeri
operasyonları gerektirecektir ve Hitler'in askeri stratejisini
oluşturacaktır.

Popüler kültürde



  • Nazi Almanyası ve Adolf Hitler'in son günlerini anlatan 2004 yapımı Çöküş filminde Hitler'i Bruno Ganz canlandırmıştır.
Adolf Hitler 600px-Stammbaum_Adolf_Hitler_3

Soyağacı






Önce gelen:
Kurt von Schleicher
lmanya Başbakanı
1933 - 1945
Sonra gelen:
Joseph Goebbels
Önce gelen:
Paul von Hindenburg
Almanya Devlet Başkanı (Führer)
1934 - 1945
Sonra gelen:
Karl Dönitz

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz